Reddedilme Korkusunu Yenmek

“Reddedildiğimi bildiren mektupları severim. Bana denediğimi gösterirler.” Slyvia Plath

Yakın zamana kadar kendine güvenli insanların reddedilme korkusu olmadığını düşünürdüm. Şimdilerde fark ediyorum ki aslında bu çok azımızda var olan bir özellik ve çoğu durumda bu korkuyu yenmiş insanlar yaşadıkları olayların üstüne giderek bu özelliği kazanmış oluyorlar. Düşünsenize hangimiz bize hayır denmesinden az da olsa rahatsız olmayız? Belki de sırf bu nedenle, pek çoğumuz müzakere yeteneğinden yoksunuz. Önemli konularda sinirlenmeden insanlarla müzakere edemiyorsanız, bilmelisiniz ki bunun en büyük sorumlusu reddedilme duygusundan rahatsız olmanızdır. Barda gördüğünüz ve ilginizi çeken bir yabancıya merhaba deyip, genelgeçer konularda sohbet etme çabası içine girdiğinizi hayal edin. Eğer bu anın gergin bir an olduğunu düşünüyorsanız siz de bu korkuya sahip büyük çoğunluk içerisindesiniz demektir. Bu gerginliğin altında yatan duyguyu düşündünüz mü? Öz benliğimiz, ömrümüz boyunca bir daha görmeyeceğimiz bir yabancının bile bizi reddetmesine katlanamaz. Gelin zihnimizdeki sahneyi değiştirelim ve iş ortamımızı düşünelim; en son ne zaman hak ettiğinizi düşündüğünüz zammı talep ettiniz? Doğruluğuna inandığınız herhangi bir konuyu diğer insanların onaylayıp onaylamamasına aldırış etmeden ne kadar savunabildiniz?

İnsan toplum normlarına uyuma alıştıktan sonra içinde bulunduğu toplum tarafından reddedilmekten korkmaya başlamıştır. Bununla ilgili yapılmış birçok deney vardır. Bunlardan belki de en meşhur olanı 1953’te yayınlanmış olan Asch Deneyidir.1 Karar alma süreçlerimizde toplum etkisini anlamayı amaçlayan bu deneyde, bir deneğe bir görsel algı testine katılacağı söylenir. Deneğin bilmediği diğer katılımcıların aktör olduğudur. Deneyde bir kağıt üzerindeki dört çizgiden soldaki çizginin sağdaki üç çizgiden hangisiyle eşit uzunlukta olduğu sorulmaktadır. Eşit uzunlukta olan çizgiler belirgin şekilde fark edilebilmesine rağmen aktörler bilerek yanlış cevap verirler. Onları duyan denekler bunun doğru olmadığını bildikleri halde toplumun yanlış cevabına yüksek oranda uymuşlardır. Deney defalarca uygulanmış ve her seferinde benzer şekilde sonuçlanmıştır. Bunun altında, sosyal bir varlık olmamız ve bu nedenle de reddedilmekten ve daha geniş haliyle farklı olup dışlanmaktan ya da yalnız kalmaktan korkmamız yatmaktadır.

Reddedilme korkusu hepimizin hayatında az veya çok mevcut olan bir duygudur. İşte bu duyguyu fark edip, mevcut durumu değiştirmeyi isteyen Kanadalı bir girişimci olan Jason Comely bu korkuyu yenmek için “Reddedilme Terapisi” adında bir oyun geliştirmiştir. Şimdilerde aynı konuya ilgisi olan başka bir girişimci olan Jia Jiang’ın2 sahibi olduğu oyun, reddedilme korkunuzu yenmekte sizlere yardımcı olabilir.

Bu oyunda, 30 gün boyunca her gün 1 konuda reddedilmeye çalışıyorsunuz ve sadece reddedildiğinizde oyunu kazanabiliyorsunuz. Oyunun kuralları hem çok basit, hem de tek başınıza da oynayabilirsiniz.3

  • 30 adet küçük kağıt/kartona isteklerinizi yazın;

Oyunu kazanabilmek için makul ama reddedileceğiniz kadar cüretkar taleplerde bulunmalısınız. Mesela, bir yabancıdan telefon numarası istemek, ya da bir tanıdığınızdan arabasını hafta sonu için ödünç almayı denemek, pazarda veya markette iyi bir indirim talep etmek vb.

  • Her gün rastlantısal olarak bir kart seçin ve reddedilmeye çalışın.

Eğer biri isteğinize olur verirse, denemeniz başarısız olmuş demektir. Reddedilene kadar tekrar deneyin.

  • Taleplerinizde düşünceli ve nazik olun.

-Asla kaba ya da cinsel içerikli taleplerde bulunmayın.

-Hayır yanıtını aldığınızda teşekkür edin ve ayrılın.

-Bazı insanların yabancılardan gelen tekliflere karşı fazla hassas olabildiğini aklınızda bulundurun. Karşınızdaki insanın huzursuz olduğunu fark ederseniz özür dileyin ve uzaklaşın.

  • Basit isteklerle başlayın.

Deneme olarak aile bireylerinden reddedeceklerini tahmin ettiğiniz taleplerde bulunabilirsiniz.

  • Hayır cevabına alışın.

Oyundaki ana amaç reddedilmenin oluşturduğu huzursuzluğu hafifletmektir. Dolayısıyla bu oyunda ne kadar çok reddedilirseniz oyunu o kadar iyi oynuyorsunuz demektir.

  • Neler kazanabileceğinizi düşünün.

Hepimizin az veya çok sahip olduğu reddedilme korkusu bizi işimizde ve özel hayatımızda yavaşlatır, hatta bazen doğruyu savunmamıza engel olur. Bu oyun reddedilmeyi daha az umursamamıza ve reddedilme anlarında kendi kontrolümüzü kaybetmeyip müzakere edebilmeyi öğrenmemize yardımcı olacaktır.

  • Pratik Yapın.

Her beceride olduğu gibi hayır cevabına alışmak da pratik yapmayı gerektirir.

Reddedilme duygusuyla başa çıkabilmek, iş hayatında ve özel hayatımızda daha başarılı bir müzakereci olabilmemizde bize yardımcı olacaktır. Reddedilmenin dünyanın sonu olmadığını görünce hayatınızdan bir engel daha kalkacak. Hadi kağıt kaleminizi alın ve oyuna başlayın…

Not: Bu yazıda oyunun ilk yazıldığı klasik halindeki oynanma yöntemi tanımlanmıştır.

Referanslar:

  1. https://www.youtube.com/watch?v=ZMqm8yAahYA
  2. https://www.ted.com/talks/jia_jiang_what_i_learned_from_100_days_of_rejection
  3. https://www.wikihow.com/Play-the-Rejection-Therapy-Game
  • Paylaş:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir